14 Ekim 2010 Perşembe

Arda Mesut mu?

Zaten bir bu kıyaslama yapılmamıştı. Ama yazının konusu futbolcuları değil, maruz kaldıkları basın, yönetim ve ülkelerin kıyaslaması.


mesut schalke'de oynarken bunun üzerinde geldiler, teknik direktör-yönetim vs baskı oluştu. Bu baskı altında burada başarılı olmam mümkün değil dedi. Gitti Werder'e (yaşı 18). Bremen'de Mesut özel bir oyuncu öncelikle onun mutlu, huzurlu bir ortama sahip olmasına çaba göstereceğiz dediler ve bütün mental sorunlarını yok edecek biçimde ilgilendiler. Çünkü adam ortaya az çıkan büyük yıldız adayıydı. sonrası zaten biliniyor. hatta mourinho'nun mesut'un üzerine titrediğini bile biliyoruz. Dil bilmemesi üzerine bir demeç verdi ardından pohpohlayacak 3 tane demeç verdi.

mesut sadece bir örnek.
fabregas için arsenal'in yaptııkları
gourcuff için bordeaux'un yaptıkları ortada.

Biz, kişisel, karakterisik, mental duruma bakmadan 21 yaşında koyduk yükü sırtına. sırf yetenekli olduğu için. Bir adam yalnızca yetenekli olduğu için kaptan yapılır mı? E yaptık oldu. Bu kadar oldu. buraya kadar oldu. TV'de yaşadığı büyük bir psikolojik yıkımın eşiğinde olduğu belli oluyor. Kendisini korumak için ördüğü bütün duvarlar yıkılmış. 22 yaşında çaresiz kalmış, kırılmış genç bir adamın halini görüyorsun.

Kendisini bu şekilde medyadan korumak zorunda kalan genç bir avrupa yıldızı hatırlamıyorum.

-----------------------------------------------------

evet. arda hakkında yazdıkların doğru.
mesutla kıyaslayınca da haklısın.

ama kendisi koşa koşa, gülücükler ata ata yüklenmedi mi bu kadar sorumluluğu. bugünün dünden tek farkı erman toroğlunun demeci. o demeç verilmiş olmasaydı arda sürekli sakatlanan, özel hayatı göz önünde olan (bu kısmı beni ilgilendirmiyor), tutarsız bir performansı olan v hatta yer yer sahada kendini kaybeden (her iki anlamda) bir futbolcu değil miydi?

tabi ki toroğlunu demeci kabul edilemez. zaten adam tartışılmayacak bir noktada. ama bu haklıyken küfür edince haksız duruma düşen ve öğretmennden tokat yiyen çocuğa benziyor. arda hakszıdı dün. bugün tek demeçle haklı olmasın. bu demeç için toroğluna kız, ama ardanın suçu yokmuş gibi davranma (davranmasın medya).

-----------------------------------------------------

Arda yüklendi yüklenmesine de 21 yaşında çocukluktan beri aşığı olduğu milyonlarca euro dönen bir sektörün baş çarklarından biri olan takımın liderliğini yüklendiğinin farkında mıydı acaba. Bir kişiye yapması için çok zor bir görev veriyorsan o görevi yapabilecek vasıflara sahip mi diye bakmaz mısın? Çok yakışıklı diye bir adama analiz görevi verilir mi? Çok hızlı koştuğu için bilgisayar işi verilir mi bir adama. Arda'nın görevden kaçması gibi bir ihtimal söz konusu bile değil. Öyle bir durumda başına gelebilecekler şimdikinden çok daha kötü olurdu. Bunu bilmesi gereken yönetimdir. Ucuz popülist bir karardır Arda'nın Galatasaray'ın sportif başarısızlıklarında ikonik bir figür haline getirilmesi.

Arda'nın özel yaşamındaki eklektik yıldız imajı aslında ülkenin oturmamış ahlaki düzeni içerisinde zedelenmeye mahkumdu. Adam eğlenceli, duygusal, zıpır bir karaktere sahip. İstese istemese bir yerlerden bunlar fışkırıyordu. Bunların önüne geçip ağır ve vakur "abi" pozları keserek kaptanlık imajını "sahte kabadayı" pozlar ile yürütebileceğini sandı. Belki de inandırdılar.(Arda'nın menajeri Ahmet Bulut'un aynı hukuk bürosu ile çalıştığından, karakteri hakkında Serenad'dan ekstra bilgiler almıştım.") Cici kız sevgilisi ve seviyeli ilişkilerini herkesin önünde yürütmeye çalışıyor olması da tutmadı. Çünkü eklektikti. doğal bir kültürel yaşam uzantısı değildi. Bu dejenere hal medyanın işine geldi. Taraftarın keyfini kaçırdı. Başarısız sonuçlar arttıkça(şimdi biliyoruz ki sakatlığının da etkisiyle) Arda sahaya etkiyemez duruma geldi. Sahada cevap vereceğim dedikçe, o cevapları veremedi ve sorulan sorular, yapılan eleştirilir dağ oldu birikti. 20 yaşında Aziz Yıldırım'la karşı karşıya bırakıldı. Kendi seviyesinden üstte olan birine ayar vermek zorunda kaldı. O ayarı vermemesi, verdirilmemesi gerekirdi. Oldu.

Sonunda milli takım kötü, galatasaray kötü, sakatlık uzun, derken yıkıldı bütün dağlar üzerine. eklektik imaj parçalandı ve karşımızda savunmasız bir genç adam kaldı. Bir kaç cümlesi var söyleşiden cidden trajik. ''bu ülkenin durumu sıkıntılı", "şerefsizliğe haksızlığa karşı elinden bir şey gelmiyor" gibi sözler söyledi önemlidir. Daha önemlisi; "Ben bu röportajı kulubümden izinsiz veriyorum ceza gelebilir" dedi. bu vahimdir işte. Galatasaray futbol kulübü nadide kaptanı, kıymetli varlığı Arda'yı kendisini korumak adına izinsiz röportaj vermek zorunda bırakmışsa bu gerçekten vahimdir. Arda, kimsenin farkında olmadan yel değirmenleri ile savaşa başlamak üzeredir.

Sadece Galatasaray için değil gerileyen, ümit vermeyen ülke futbolu adına da önemli bir konudur, Arda Turan meselesi.

0 yorum:

Yorum Gönder

BEAT!

BEAT!
El Dios

Blog Archive

Karma

2. lig 2002 Dünya Kupası 2010 Güney Afrika Dünya Kupası 90 dakika A Milli Takım Aceto Balsamico adanademirspor Adnan Polat Adorno Alex De Souza Alex Ferguson Allianz Arena Almanya altay andre francisco moritz Ankaragücü antalyaspor arda turan ariza makakula Arjantin Atletico Madrid Avrupa Aydın Yılmaz Aykut Kocaman aziz yıldırım bankasya 1.lig barcelona Basel Basketbol Batuhan Karadeniz Bayern Munich beat Benzema beşiktaş beşiktaş-cska bilica bob marley Bogdan Tanjevic Borussia Dortmund Brezilya bu maçı alıcaz bucaspor Bursaspor Bülent Uygun can kozanoğlu caner erkin carling cup carlos tevez cevad prekazi Cezayir Cristiano Ronaldo cska moskova Cüneyt Çakır çarşı d-smart Daum David Beckham Derbi Didier Drogba diego buonanotte Diego Forlan Diego Milito DİSK Diyarbakırspor Dos Santos eduardo galeano elano emre çolak endüstriyel futbol eric abidal Eric Cantona Erich Fromm Ertuğrul Sağlam Eskişehirspor eşleşme eşleşmeler eto'o Fans faşizm Fatih Terim Fenerbahçe Fernando Alonso Ferrari fifa figueora Fil Dişi Sahilleri Frank Rijkaard Fransa futbol futbol fanatizmi futbol kitapları futbol medyası futbol ve kültürü futbolun şifreleri galatasaray Gana gaziantep Gebzespor george best George Hagi Gökhan Ünal Guardiola Guus Hiddink Güiza haldun üstünel harry kewell hıncal uluç hikmet karaman Hollanda Honduras Hürriyet hüseyin göcek Issiar Dia Ivan Ergiç iddaa inter İspanya İtalya İtalya Serie A izmir jerome rothen jo Jose Mourinho Juventus Kaka Kamerun karşıyaka kasımpaşaspor kayserispor kazım Keita konyaspor kura Lazio leo franco Leonardo Leonel Messi Lille livorno calcio Los Galacticos Lucas Neill Mamadou Niang manchester city Manchester United maradona Mark Webber marsilya Marx mavi şimşekler Mclaren mehmet batdal Mehmet Demirkol Meksika merhaba mert nobre messi metin kurt Milan milan baros milli takım Milliyet Miroslav Stoch Mönchengladbach-Hannover 96 Muhsin Ertuğral mustafa denizli necati ateş Nijerya ntvspor Okan Alkan Ozan İpek Özer Hurmacı Özhan Canaydın Paraguay pedro rodriguez Pellegrini porco portre Premier lig proco vs sakallis Quaresma Radikal Radikal Futbol Rai Real Madrid robbie fowler Roberto Carlos Roma Ronaldinho sakatlık Sampdoria Samuel Eto'o santos Schuster Sebastian Vettel Semih Şentürk Sercan Yıldırım Serdar Özkan Serie A Shabani Nonda simon kuper Sivasspor soccernomics sol sol bek sorensen spor medyası Spor Toto Süper Ligi spor-sen star wars stefan szymanski stoke city syd barrett şampiyonlar ligi şampiyonluk Şenol Güneş Şili Taraftar Taxi Gençlik Teofilo Gutierrez tobias linderoth Totti Trabzonspor transfer TT Arena Tugay Kerimoğlu tuncay şanlı Turkcell Süper Ligi türk basını türk futbolu uefa UEFA Leauge uğur boral Uğur Dündar Uğur Meleke Uruguay Victor Shaka Voleybol Volkan Demirel Volkan Şen vuvuzela Xabi Alonso Yalovaspor yıldırım demirören Yorumculuk Young Boys Zafer Biryol Ziraat Türkiye Kupası Zlatan İbrahimovic